Kurtuluş doğruluktadır
Ey aziz!
Konuşursan doğru konuş. Doğruluk keramettir. Yalan aşağılıktır. Kurtuluş doğruluktadır. Yalancı ve hileci şeytandır. Lâkin görünüşte insandır. Yalan söyleyen kimseden hayır umulmaz.
Boş laflar ve şakalar zarara yol açar; ömrü boşa geçirmektir. Gıybet ve koğuculuktan sakın ki, bunlar insanı halktan ve Haktan uzak ederler.
Dili tatlı olanın dostu çok olur
Dil insanın terazisidir, âlim ve cahili ayırıcıdır. Mü'min insaf etmeyene insafla gider. Ahlâkı güzel olan yumuşak söyler. Çok selâm ve tatlı dil sevgiye sebeptir. Büyüklerin yolu güzel sözlü olmak ve açık selâm vermektir. Dili tatlı olanın dostu çok olur. Sözü tatlı olanın muhabbeti lazımdır.
Özür dileyenin özrünü kabul et
Allah'ı tanıyan kişi insanlardan özür diler. Özür dileyenin özrünü kabul eyle. Sana eziyet edeni affedip tatlı ve yumuşak söyle. Elinden geldiği kadar kusurları affet, ayıplan görmezden gel. Af ihsanların en güzelidir.
İyi arkadaş hayatın süsüdür
İyilik yapanla kötülük yapanı bir tutma. İyilik edeni duadan unutma. İyiliği unutup kusuru saklayan dost değil, düşmandır. Dostunun hatasına dayanamayan ölüm hastalığında yalnız kalır. Dostun, gözün gibi olan insandır. İyi arkadaş hayatın süsü ve belada yardımcıdır. Güzel görüşmekle arkadaşlık devam eder.
Mü'min yumuşak olur
Mü'min uysal ve yumuşak olur, emin ve güvenilir olur. İlim, yumuşak huyun esasıdır. İlmin başı rıfk ve bilimdir. Bereket rıfk iledir. Hilmin başı kızgınlığını yenmek ve tahammüldür.
Hikmetin başı insanlarla iyi geçinmektir. İnsanın rıfk ve cömertliği düşmanına kendini sevdirir. Hilmin zekâtı güzel idaredir. İlmin zekâtı zeki insanlara öğretmektir.
İlmin süsü hilim ve rızadır. Hilmin süsü eziyete katlanmaktır. Kudretin süsü insaf ve adalettir. Nimetin süsü akraba ziyaretine gitmektir.
İyi insan aza da şükreder
Büyüklenmek telefin esasıdır. Kanaat kolaylığın özü, tamah fakirin felaketidir. Söz vermek öyle bir hastalıktır ki, şifası vefasıdır.
Akıllı kimseye muhalefet etmek şiddetli tekdire gider. Ahmağa cevap vermemek en güzel cevaptır.
İyi insan aza şükreder, kötü insan çoğu da beğenmez, kötüye kullanır.
İyi insan verdiği sözü yerine getirir. Sözünü tutmayanı affeder.
Hakka yaklaşmak yalvarmakladır. İnsanlara yaklaşmak ise onlardan bir şey istememekledir.
Cimri ve korkakla istişare etme
Meşveret sana rahattır. İstişare rahmettir. Cimri ve korkakla meşveret etme.
İyi insan güzel hareketleri kendi üzerine borç bilir ve bunları yerine getirir. Başa kakıcı alçak insanlar ise geçmişte yaptıkları iyilikleri halk üzerinde bir borç bilip almaya çakşırlar.
Mü'min, insanların eziyetlerine katlanır, ondan ise kimse incinmez. İyi insan namusunu malıyla, kötü insan malını namusu ile korur.
Yardım et ki, yardım olunasın
Yardım et ki, yardım olunasın. Kötülük edene iyilik et ki, ona sahip olasın. Kendine razı olduğun sözü insanlara söyle.
Senden büyüklere itaatli ve saygılı ol ki, senden küçükler seni saysınlar.
Sahibinin değerini düşüren işten kaç ki, sorulduğu zaman utanıp inkâr eder. İyi bir insana ihanet ettinse ondan sakın; kötü bir insana iyilik yaptınsa kendini ondan koru.
En faydalı hazine gönüllerdeki sevgidir. Miskin Allah'ın gönderdiği insandır, ona bir şey veren, onu gönderene vermiş olur; vermeyen, gönderene vermemiş olur.
Güzel ahlâkın en güzeli sana gelmeyene senin gitmendir, seni mahrum edene senin iyilik etmendir. Sana zulmedeni affetmendir. Halkın sana ihtiyacı, Hakkın nimetinin revaç bulmasıdır.
Cömertlik insanın süsüdür
Malik olursan rıfkeyle, söz verirsen tut, iyilik yaparsan gizle. Başa kakıcıların yanında oruçlu ol. Başkasından kötü bir huy gördünse, onun benzerinden sakın.
Sevginin sebebi cömertliktir. Cömertlik zenginliğe ve rahatlığa sebeptir. Cömertlik insanın süsüdür. Cömertlikle efendilik olur. İnsanların elinde olandan elini çekmek iki cömertliğin biridir.
Şükür ile nimet artar. Tatlılıkla zorlar kolay olur. Herkese selam vermek güzel haslettir.
Kanaatin meyvesi azizliktir
Tevazu ilmin meyvesidir. Tevazu şeref süsüdür. Tevazuun meyvesi yükselmektir. Kanaatin meyvesi azizliktir.
Güzel huy her faziletin esasıdır. Güzel huy insana hayırlı arkadaştır. Güzel huy insana Hakkın nimetidir. Güzel huy insanı saadete götürür.
İnsanlarla öyle ol ki, bir tarafa gitsen seni arzu eylesinler. Vefat edersen sana ağlayıp, senden söz etsinler.
Ülfetin sebebi vefadır. Ayrılığın sebebi ihtilaftır. Fakirliğin sebebi israftır.
Gönüldeki sükûnet en güzel süstür.
İnsanlarla iyi geçinenin ayıpları örtülür
Malınla cömert, sırrınla cimri ol ki, mal veren aziz, sır veren zelildir. Seni öven belki boğazlar. Sana ayıbını söyleyen nasihat eder.
İnsanlarla eziyet etmeyene kimse düşman olmaz. Senin hakkında iyi düşünce besleyeni doğru çıkar.
İnsanlara iyi geçinen selâmet bulur. Kızgınlığına hakim olan halimdir. Şehvetine sahip olan hakimdir.
İnsanlarla iyi geçinenin ayıplan örtülür. Halkın ayıplarını arayanın ayıplan duyulur.
Alime hürmet Hakkı tazimdir
Öğüdü kabul eden yüzkaralığından kurtulur. Sana teveccüh edene yardım etmen gerekir. Alime hürmet Hakkı tazimdir. İnsanlar için kuyu kazan kendi düşer içine.
Küçük musibeti büyük sayan daha büyüğüne tutulur. Halka ihsan eden, Haktan ihsan bulur.
İnsanlara teşekkür etmeyen Allah'a şükretmiş olmaz
Senden razı olana teşekkür etmek onun rıza ve cömertliğini arttırır. Senden razı olmayana teşekkürün, ondan sana barış ve sevgiye sebep olur. İnsanlara teşekkür etmeyen Allah'a şükretmemiş olur. Yanında başkasına teşekkür eden senden bir şey istemiş olur.
Namahreme bakmayanın kalbi rahat olur
İnsanlardan utanmayan Allah'tan haya etmemiş olur. Namahreme bakmayanın kalbi rahat olur.
Sana söz getiren, senden de söz götürür. Babasına ve annesine itaatli olan, evladını kendisine itaatli bulur.
Görmemezlikten gelmek gibi hilim, bilmemezlikten gelmek gibi akıl olmaz. Allah katında günah olanda, kullara itaat olunmaz.
Akıllı olana gerektir ki, doktorun hastaya söylediği gibi söylesin. O hiddet ve şiddet gösterdikçe bu yumuşak söylesin.
Halkın beğenmediği işleri işleme ki, hakkında iftiraya başlamasınlar.
Geçimli hanım iki rahatın biridir
Kadın reyhandır, kahraman değil, onu yük altına atma. Kadına yük olma. Geçimli hanım iki rahatın biridir.
Sakın mecliste kimseden yüksekte oturma. Meclistekiler seni yükseğe oturtmadıkça sen yukarıda bulunma.